Ana Sayfa Ebeveynler için tavsiyeler 5 çocuğunuzu mahvedebilecek bilinçsiz hata

5 çocuğunuzu mahvedebilecek bilinçsiz hata

1074
0

Çocuk yetiştirmek, ebeveynler olarak sahip olduğumuz en önemli sorumluluklardan biridir. Ancak, tüm iyi niyetimize rağmen, bazen küçüklerimizin gelişimi üzerinde kalıcı sonuçlar doğurabilecek hatalar yapıyoruz. Genellikle bilinçsizce yaptığımız bu hatalar, çocuklarımızın özgüvenini ve benlik saygısını yavaş yavaş aşındırabilir.

Bu makalede, ebeveynlerin farkında olmadan yaptıkları beş yaygın hatayı ve çocuğunuzun sağlıklı gelişimini desteklemek için bunlardan nasıl kaçınabileceğinizi inceleyeceğiz.

1. Diğer çocuklarla sürekli karşılaştırma

Çocuğunuzu başkalarıyla karşılaştırmak zararsız görünebilecek bir alışkanlık olsa da, derin psikolojik hasarlara neden olabilir. “Bak amcanın oğlu ne kadar uslu” veya “Neden kız kardeşin kadar çalışkan değilsin?” – iyi niyetle söylense bile bu cümleler, bir çocuğun özgüvenini yok edebilir.

Her çocuk benzersizdir ve kendi hızında gelişir. Sürekli karşılaştırarak, sevgimizin onların performansına veya davranışlarına koşullu olduğu mesajını veriyoruz.

Bir gün komşum, çizimlerini düzenli olarak kuzeninin eserleriyle karşılaştırdıktan sonra oğlunun çizim yapmayı bıraktığını anlattı. Ancak yıllar sonra tekrarlanan karşılaştırmalarıyla filizlenen bir tutkuyu nasıl boğduğunu fark edebildi.

2. Gerçek dinleme eksikliği

Yoğun günlük hayatımızda, çocuklarımızı genellikle dikkatsiz bir kulakla, gözlerimiz telefonumuzda veya bilgisayarımızda sabitken dinliyoruz. Bu yüzeysel dinleme, çocuğa net bir mesaj verir: söyleyecekleri önemli değil.

Aktif dinleme, durmayı, çocuğa göz teması kurmayı ve gerçekten ifade ettiği şeye dikkat etmeyi içerir. Duygularını doğrulama ve önem duygusunu güçlendirme yolu budur.

Çocuğunuzu dikkat dağıtıcı unsurlar olmadan dinlediğiniz özel anlar yaratma alışkanlığı edinin. Bu gerçek bağlantı anları, duygusal gelişimi için çok önemlidir.

Aktif dinleme nasıl uygulanır?

Çocuğunuzun daha fazla ifade etmesini teşvik eden açık uçlu sorular sorun. Söylediklerini anladığınızı göstermek için yeniden ifade edin. Ve özellikle, size önemsiz görünseler bile endişelerini küçümsemekten kaçının.

3. Aşırı korumacılık

Çocuklarımızı koruma arzusu doğaldır, ancak aşırı korumacılık gelişimlerini engelleyebilir. Sorunlarını çözmek için sistematik olarak müdahale ederek veya hesaplanmış riskler almalarını engelleyerek, onları temel öğrenme fırsatlarından mahrum bırakırız.

Çocukların deney yapması, hatalar yapması ve tekrar ayağa kalkması gerekir. Dayanıklılıklarını ve özgüvenlerini geliştirme yolu budur.

OKU :  Çocuklarınız stresinizin bedelini ödese ne olur?

Kuzenim uzun süre oğlunun başarısızlık yaşamasını önlemek için ödevlerini yaptı. Sonuç: 15 yaşında, ergen ciddi şekilde özerklikten yoksundu ve ilk engelde vazgeçiyordu. Bu eğilimi tersine çevirmek ve azim geliştirmesine yardımcı olmak yıllar aldı.

4. Sürekli eleştiri ve teşvik eksikliği

Başarıları kutlamak yerine yanlış giden şeyleri fark etme ve işaret etme eğilimindeyiz. Olumsuzluğa bu odaklanma, çocukta kronik bir yetersizlik duygusu yaratabilir.

Uyumlu bir gelişim için, çocukların rehberlik ve teşvik arasında bir dengeye ihtiyacı vardır. Günlük hayatın küçük şeylerinde bile çabalarını, ilerlemelerini ve niteliklerini aktif olarak takdir etmeye çalışın.

“5’e 1” kuralını benimseyin: her düzeltici yorum için, çocuğunuzu tebrik etmek veya cesaretlendirmek için beş fırsat bulun. Bu olumlu yaklaşım, özgüvenini ve motivasyonunu güçlendirir.

5. Gerçekleşmemiş hayallerimizi dayatmak

Birçok ebeveyn bilinçsizce gerçekleşmemiş hırslarını çocuklarına yansıtır. “Doktor olmak isterdim, bu yüzden çocuğum olacak” – bu zihniyet, çocuğun bireyselliğini ve kendi isteklerini reddeder.

Rolümüz, çocuklarımızın kendi tutkularını ve yeteneklerini keşfetmelerine yardımcı olmaktır, onları karşılanmamış arzularımıza göre şekillendirmek değil. Çocuğunuzu gözlemleyin, onu neyin harekete geçirdiğini belirleyin ve beklentilerinizden farklı olsa bile bu yolda onu destekleyin.

Bir çocuğa gelişiminde eşlik etmek, benzersizliğine saygı duymak ve olmak istediğimiz şeyin bir kopyası değil, kendisinin en iyi versiyonu olmasına yardımcı olmak anlamına gelir.

Bu tuzaklardan nasıl kaçınılır?

İlk adım farkındalıktır. Çocuğunuzla etkileşimlerinizi düşünmek için düzenli olarak zaman ayırın. Sözlerinizin ve eylemlerinizin onun refahı tarafından mı yoksa kendi korkularınız ve beklentileriniz tarafından mı yönlendirildiğini kendinize sorun.

Bu hatalardan birini yaptığınızı fark ettiğinizde özür dilemekten çekinmeyin. Çocuğunuza yetişkinlerin de hatalarını kabul edebileceğini göstermek, alçakgönüllülük ve kişisel gelişim için değerli bir derstir.

Mükemmel eğitim yoktur ve hepimiz hatalar yaparız. Önemli olan, yetiştirdiğimiz çocuğa sevgi ve saygı ile yönlendirilen sürekli bir iyileştirme sürecinde olmaktır. Bu yaygın tuzaklardan kaçınarak, çocuklarımızın gelişebileceği ve tüm potansiyellerini geliştirebileceği bir ortam yaratıyoruz.

5/5 - (129 votes)

Genç ve bağımsız bir medya olarak, BG-TÜRK Haber Ajansı yardımınıza ihtiyacı var. Bizi takip ederek ve Google Haberler ! de yer imlerine ekleyerek bize destek olun. Desteğiniz için teşekkür ederiz!

Bizi Google Haberler de takip edin !